in: Recep Toparlı Armağan Kitabı, Prof. Dr. Mustafa Argunşah,Prof. Dr. Hanifi Vural, Editor, Kesit Yayınları, İstanbul, pp.85-106, 2022
Öz
Uygurlar döneminde Budizm ve Maniheizm dinleri çevresinde gelişen bir edebiyat bulunmaktadır. Uygur Türkçesinden kalma eserler, genellikle bu türde Budizme ve Maniheizme ait, Çince, Tibetçe, Soğdakça vb. dillerden tercüme yoluyla oluşturulmuş eserlerdir. Burkancı (Budist) çevreye ait eserler arasında bulunan, Burkan‟ın (Buda‟nın) vermiş olduğu vaazların toplandığı kitaplara “Sudur” denir. Sudurlar içinde geçen uzun masallara “Çatik” adı verilir. Çalışmamıza konu olan “İyi Düşünceli Şehzade ile Kötü Düşünceli Şehzade Hikâyesi” Çatik türünde bir eserdir. Eserde canlıların acı çektiğini gören İyi Düşünceli Şehzade bütün canlıları kurtarmak için çok değerli olan “Çintemeni” mücevherini elde etmek için uzun bir yolculuğa çıkar. Bu yolculukta birçok engel ve tehlikeyle karşılaşır. Buda adayı olan İyi Düşünceli Şehzade hikâyenin sonunda Buda olarak canlıları kurtarmayı başarır. Çalışmamızda “İyi Düşünceli Şehzade ile Kötü Düşünceli Şehzade Hikâyesi” göstergebilimsel yöntemlerle incelenmiştir. Anlatı izlencesi üzerinde durulmuş, betisel ve anlatısal düzey incelenmiş, izleksel roller tespit edilmiştir. Göstergebilimsel metin çözümlemesi çerçevesinde eserin her aşaması kesitler hâlinde incelenmiş ve sonuçlara ulaşılmıştır.
Anahtar kelimeler: göstergebilim, Eski Türkçe, çatik, Uygur Türkçesi