İSLAM VE MEDENİYET 2. ULUSLARARASI SEMPOZYUMU, Elazığ, Turkey, 17 - 18 October 2022, vol.2, no.279, pp.263-284
Yahudilerce kanonik (sahih) kabul edilen kutsal kitap külliyatına (Tanah)
göre, Yahudi tarihindeki ilk ihyâ faaliyetleri, bir nevi aile-kabile lideri konumunda
olan atalar (İbrahim, İshak ve Yakup peygamber gibi) tarafından yürütülmüştür.
Mısır’dan çıkışla birlikte uluslaşma süreci başlamıştır. Bu dönemde İsrâiloğulları,
Musa peygamber ve Yeşu peygamber gibi hem peygamber hem de ulusal lider
konumunda olan uyarıcılar tarafından sevk ve idare edilmişlerdir. Ardından
aralarında Davut peygamber ve Süleyman peygamber gibi kralların da yer aldığı
Krallar dönemine geçilinceye kadar Yahudi ıslahatını Hâkimler (Şofetim) yürütmüştür.
İsrâiloğulları, tarihleri boyunca pek çok defa irtidat ederek yoldan
çıkmışlar ve Tanrı’nın gazabına uğramışlardır ancak başlarına gelen felaketlerden
sonra tövbe edip tekrar Tanrı’ya bağlandıkları için sıkıntılardan kurtularak
varlıklarını sürdürmeyi başarmışlardır. Tanah’ın anlatımlarına göre bu süreçte Tanrı
genellikle yoldan çıkan İsrâiloğullarının üzerlerine düşmanlarını saldırtmaktadır.
Böylece Tanrı hem İsrâiloğullarını cezalandırmakta hem de onları ıslah olmaya zorlamaktadır.
Hâkimler döneminde de bu kısır döngünün devam ettiği görülmektedir. Düşmanları
karşısında perişan olan İsrâiloğullarının yakarışlarına karşılık veren Tanrı onlara
acıyıp Otniel, Ehut, Şamgar, Debora, Gidyon ve Yiftah gibi bazı kurtarıcıları İsrâiloğullarını
ihyâ ve İrşâd etmek üzere Hâkim olarak görevlendirmiştir. Böylece, bu hâkimlerin
önderliğinde hem İsrâiloğullarının düşmanlarına galip gelmesi sağlanmış hem de Tanrı’yı
terk edip başka ulusların tanrılarına tapınanların ıslah edilmesi ve dindeki tecdit
faaliyeti geçekleştirilmiştir.
İlk dönemlerdeki irşad faaliyetlerini yürütmüş olan peygamberler
kadar güçlü bir konuma sahip olmayan Hâkimler, Yahudi kabileleri tarafından
baskın bir otorite olarak kabul edilmemişlerdir. Tanrı’dan aldıkları haberleri
İsrâiloğullarına aktarmakla görevli olan Hâkimlerin ikazlarına rağmen İsrâiloğullarından
bazıları kendi tanrılarını (Yahve) terk edip başka ulusların tanrılarına (Baal,
Aşera..) tapınmışlardır. Bu yüzden Hâkimlerin tecdit faaliyetleri kalıcı olmayı
başaramamış ve irtidat etmeye devam edenler için sıkıntılı süreçler tekrar
yaşanmıştır.
Bu çalışmada, Tanah’ın anlatımları doğrultusunda İsrâiloğullarının
Tanrı’dan uzaklaşmaları, başlarına gelen felaketler, çektikleri sıkıntılar,
pişmanlık duyup af dilemeleri, kendilerine kurtarıcı gönderilerek yardım edilmesi
süreci ile İsrâiloğullarının aynı hataları tekrar işleme konusundaki ısrarları,
Hâkimler dönemi özelinde, Dinler Tarihi yöntembilimi açısından incelenmeye
çalışılmıştır.