THE JOURNAL OF INTERNATIONAL SOCIAL RESEARCH, vol.11, no.59, pp.1307-1337, 2018 (Peer-Reviewed Journal)
Bahaism, emerged as the extension of the Babiism, which itself emerged from Shaykhiyyah Branch of Shi’a, in mid-19th
Century; and after a short time, it separated from Babiism Movement and claimed a unique identity as a new religion taking its place on
the stage of history. In its belief-worship and moral system, it is claimed by its followers that Bahaism is the last religion sent by Allah in
our present day, the last prophet is Bahaullah, and the last sacred book is the Akdes Book. However, Bahaism is considered among new
religious movements by historians of religions. In other words, Bahaism is considered as a new religious search rather than a religion.
Bahaism has acquired believers around the world as a result of both corporate and individual Dawah activities from the day it
was born till our present time. Turkey is one of the many countries where Bahais existed and were active since the early periods of
Bahaism. Turkey has an even distinguishing importance for Bahais because Bahaullah, the founder of Bahaism, limed for many years.
Turkey Bahais, who tried to fulfill their duties as inviters for their Dawah till April 21, 1959 with local-scale activities of Local
Assemblies; after the establishment of the National Assemblies after this date, they continued their activities in a more corporate and
systematic manner. The purpose of this study is to analyze the philosophy and reflections of Bahaism, which is a new religious
movement. However, another purpose is to investigate the position of Bahaism in Turkey.
Keywords: History of Religions, Bahaism, Dawah, Bahais, Assembl
Bahailik, on dokuzuncu yüzyılın ortalarında Şia’nın Şeyhiyye kolundan türeyen Babîliğin bir uzantısı olarak ortaya çıkmış ve
kısa bir süre sonra Babîlikten ayrılarak müstakil bir din hüviyeti iddiası ile tarih sahnesindeki yerini almıştır. Sahip olduğu inançibadet ve ahlak sistemi ile Bahailiğin; günümüz itibariyle Allah’ın gönderdiği son din, Bahaullah’ın son peygamber, Akdes Kitabı’nın
da son kutsal kitap olduğu fikri müntesipleri tarafından savunulmaktadır. Ancak dinler tarihçileri tarafından Bahailik, yeni dini
hareketler arasında sayılmaktadır. Yani Bahailik, din olmaktan ziyade yeni bir dini arayış olarak kabul edilmektedir.
Bahailik, doğuşundan günümüze kadar hem kurumsal hem de bireysel tebliğ faaliyetleri neticesinde dünyanın hemen her
yerinde inananlar edinmiştir. Türkiye de Bahailiğin ilk dönemlerinden beri Bahailerin bulunduğu ve faaliyet gösterdiği ülkelerden
biridir. Hatta Bahailiğin kurucusu Bahaullah’ın uzun yıllar ikamet etmesi nedeniyle Türkiye, Bahailer açısından ayrı bir öneme de
sahiptir. 21 Nisan 1959’a kadar Mahalli Mahfillerin yerel ölçekli etkinlikleri ile tebliğ vazifesini yerine getirmeye çalışan Türkiye
Bahaileri, bu tarihten sonra Milli Mahfilin kurulmasının ardından daha kurumsal ve sistematik bir şekilde faaliyetlerine devam
etmişlerdir. Bu çalışmanın amacı, yeni bir dini hareket olan Bahailiğin tebliğ felsefesini ve yansımalarını analiz etmektir. Bununla
birlikte diğer bir amacı da Bahailiğin Türkiye’deki konumunu araştırmaktır.
Anahtar Kelimeler: Dinler Tarihi, Bahailik, Tebliğ, Bahailer, Mahfil