Ankara Araştırmaları Dergisi, vol.8, no.1, pp.71-81, 2020 (Peer-Reviewed Journal)
An historic vineyard house in Ankara, the Atatürk Museum Mansion has become to be known as the “Atatürk Mansion” after the
establishment of the Republic. In 1921 Atatürk made several changes to the building and began to use it as his headquarters during the
war, and subsequently during the implementation of his reforms –as such the mansion is a primary witness of the Republic period. The
building is also valuable as the location where many historical events took place. Using on-site observations and investigations, this
study aims to make a scientific assessment of the furniture and interior of the “Entrance Hall”, an area of the building that since the
1923 renovation has served as the entrance hall. The study revealed that the rectangular entrance hall has a light-colored wooden lath
ceiling, hand-decorated in the “Hatai” style. The furniture, made of walnut-wood, is in the French Neo-Classical (XVI. Louis) style,
with the legs decorated with wood lathe and carvings. The furniture of the hall is compatible with present numerical values in terms of
ergonomics as well as anthropometric criteria.
Eski bir Ankara bağ köşkü olan ve Cumhuriyet sonrası yıllarda “Atatürk Köşkü” olarak anılmaya başlayan Atatürk Müze Köşkü
1921 yılında, Atatürk tarafından yaptırılan bazı düzenlemelerin ardından savaş döneminin ve devrimlerin karargâhı, cumhuriyet
döneminin ise birincil tanığı olmuştur. Atatürk Müze Köşkü birçok önemli tarihsel olaya ev sahipliği yapmış değerli bir mekândır.
Çalışma, köşkte yer alan ve 1923 yılında yapılan tadilattan sonra giriş salonu olarak hizmet veren ve günümüzde “Giriş Holü”
olarak da adlandıran bölümün, mobilya ve iç mekânının bilimsel değerlendirmesini içermektedir. Yerinde gerçekleştirilen tespit ve
incelemeleri içeren çalışmanın sonuçlarına göre; giriş holü, dikdörtgen formludur. Tavanı, açık renkte ahşap çıtalı yapılmıştır. Ayrıca
“Hatai” üslupta kalem işi süslemelere sahiptir. Salonda bulunan mobilya takımının Fransız Neo-Klasik (XVI. Louis) üslubunda,
tamamı ceviz ağacından imal edilmiştir. Mobilyaların ayaklarının ise tornalı ve oymalı yapıldığı gözlemlenmiştir. Mobilyaların
ergonomik ve antropometrik kriterler açısından günümüz mobilyalarının sayısal ölçü değerleri ile uyumlu olduğu belirlenmiştir.