Phenomenology of Incorporeal Existences in The Semitic Sacred Texts


Creative Commons License

Tural M.

Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dergisi, vol.17, no.34, pp.29-72, 2019 (Peer-Reviewed Journal)

Abstract

Tanach, New Testament and Kur’ân were written in semitic languages, but these books were not only read by the semitic tribes but also there were people who belived in them almost all the World non semitic. Beliefs, sensations, perceptions and behaviors of these people have been affected by faiths system that were formed the semitic sacret texts. Peoples who are connected this faith system have believed that some of incorporeal existences have been influenced their health, wealth and success. Incorporeal existences are two varieties as per their characters. Angels are good, favorable and beneficial. Demons are bad, harmful and damaging. However, fallen angels are mentioned in some texts. All of them have been saying that The God is creator, prescriptive and retributive. For this reason, incorporeal existences had not become a god under no circumstances.

Tanakh, Yeni Ahit ve Kur’ân-ı Kerîm Semitik dillerde yazılmış olmalarına rağmen sadece Semitik halklar tarafından okunmakla kalmamış neredeyse bütün dünyada bu metinlere inanan pek çok kişi olmuştur. Semitik metinlerde tinsel varlıkların insanların hayatlarına, insanların da tinsel varlıkların hayatlarına müdahale edebildikleri anlatılmaktadır. İnsanların algı ve tutumları, inanmakta oldukları kutsal metinlerin anlatımları doğrultusunda şekillenir. Bu bağlamda insanlar sağlıklarının, refahlarının, başarılı veya başarısız olmalarının metinlerde anlatılan tinsel varlıklar tarafından etkilenebilir olduğuna inanmaktadırlar. Semitik metinlerde anlatılan tinsel varlıklar, genel olarak iyilik, güzellik ve yardımseverlik kavramlarıyla özdeşleştirilen melekler ile kötülük, uğursuzluk ve zarar verme ile özdeşleştirilen cinler olarak ikiye ayrılmıştır. Ancak bazı metinlerde düşmüş meleklerden de bahsedilmektedir. Semitik metinlerde, tinsel varlıkların yaratıldıkları, kendi iradeleri doğrultusunda davranış sergilemekle birlikte her dilediklerini gerçekleştiremedikleri, ölümlü ve sonlu olup yargılanarak cezalandırılabildikleri veya ödüllendirilebildikleri anlatılmaktadır. Dolayısıyla Semitik metinlerdeki tinsel varlıklar hiçbir zaman tanrı karakteri kazanamamışlardır.